Bu yazıda, ülkelerin ekonomik refahı ile ülke bilişsel sermayesi arasındaki ilişkiyi inceleyeceğim.
1. Bilişsel sermaye ve ekonomik refah
Bilişsel sermaye (veya zeka veya bilişsel kabiliyet), ülkelerin ekonomik refahını açıklamak için önemli ve önemliyse ne kadar? Bunun için bakılabilecek en temel göstergelerden bilişsel kabiliyet ve Gayrısafi Yurtiçi Hasıla ilişkisi için basit bir dağılım grafiği, (Becker ve Lynn, 2019)’da veriliyor. Ulusal IQ ve GSYH ilişkisi korelasyonu r=.71 düzeyinde. İlişki mutlak değil (r=1 seviyesinde) zira hem zeka GSYH’yi etkileyen tek değişken değil hem de ölçüm hatasından kaçınmak mümkün değil. Fakat .70 seviyesinde bir ilişki, ulusal IQ’nun ekonomik refah için epey güçlü bir öngörü gücü olduğunu gösteriyor.
(Lynn ve Meisenberg, 2013), 1975-2009 arasında 93 ülke için ekonomik büyüme ve zeka ilişkisini inceliyor. Bu dönem için, zekadaki her 1 standart sapma (15 IQ) artış, birçok değişken için kontrol edildiğinde dahi, .45-51 standart sapma büyüklüğünde bir ekonomik büyümeyi öngörüyor. Beta katsayılarından fark edebileceğiniz üzere, değişkenlerin pek çoğunun kendi başlarına büyük bir öngörü gücü yok.
Benzer biçimde, (Salahodjaev, 2015), 1970-2013 arasında, zekadaki her bir standart sapma artışın %1.17’lik bir ekonomik büyüme sağladığını buluyor.
(Hanushek ve Woessmann 2013), farklı bir bilişsel sermaye veritabanı ile ekonomi büyüme ilişkisine baktığında, benzer biçimde bilişsel kabiliyetlerin ekonomik büyüme için en büyük öngörü gücüne sahip değişken olduğunu buluyor. Zeka ve ekonomik açıklık etkileşimi göze çarpan etkileşimlerden. 1960-2000 arasında, küresel piyasaya katılan açık ekonomi ülkelerinde bilişsel zeka farkları, fazladan %2.5’luk bir ekonomik büyüme öngörüyor ve yazarların hesabıyla uluslararası zeka farkları, uzun dönemde ekonomik gelişim farklarının yaklaşık %75’ini açıklıyor.
(Hanushek, 2016), bilişsel kabiliyetin uzun vadeli ekonomik gelişim üzerinde istatiksel olarak anlamlı ve yüksek bir etkisi olduğunu, ülkenin bilişsel kabiliyetini artırmadan eğitim seviyesini artırmanın ekonomik büyümeye bir etkisi olmadığını buluyor.
Benzer biçimde, (Rindermann ve Becker, 2018), ülkelerin ortalama zeka artışlarının ekonomik büyümeye etki edip etmediğini inceliyor ve ülkelerin ortalama IQ artışlarının GSYH artışı üzerinde nedensel etkiye sahip olduğunu buluyor.
2. Ortalama Zekanın Ötesinde: Zeki Kesim Teorisi
Her ne kadar ülkelerin ortalama bilişsel kapasitelerinin ülke ekonomisi üzerinde önemli bir etkisi olduğunda bir ihtilaf olmasa da, bu analiz bir adım ileri götürülebilir. Zeki Kesim/Bilişsel Elit Teorisi, ekonomi için asıl önemli olanın ülkelerin ortalama zekası değil, ülkenin zeki kesimi (örneğin, bilişsel olarak en üstteki %5’lik dilimin zeka ortalaması veya belirli bir IQ üzeri nüfus oranı) olduğunu iddia eder.
(Coyle et al., 2018), zekanın ekonomik üretkenlik üzerine etkisini araştırdığında, zeka ile ekonomik üretkenliğin lineer olmayan bir ilişkiye sahip olmadığını gösteriyor. Yani, zeka arttıkça (GYSH, ekonomik varsıllık, bilimsel üretim vb. ile ölçülen) ekonomik üretkenlik orantısız biçimde artıyor.
(Burhan et al., 2016), ülkelerin girişimcilik altyapısı için en önemli belirleyenin, ülkelerin en zeki yüzde 5’lik kesiminin ortalama IQ’su olduğunu buluyor. Birçok gösterge için regresyon analizi yapılmış olsa da, en özet biçimde İş Yapma Kolaylığı İndeksi farklılıklarının yaklaşık temelde IQ farklılıkları kaynaklı olduğunu, IQ sınıflandırmaları içinde de en önemli sınıfın tepedeki %5’lik (regresyon tablosunda IQ95th) kesim olduğunu gösteriyor. Tepe %5, girişimcilik altyapısı farklılıklarının %75 ila 80’ini açıklıyor.
(Rindermann et al., 2015), direkt olarak zeka ve ekonomi ilişkisini değil, bilişsel sermayenin ekonomiye indirekt etkilerini inceliyor. Bilişsel kabiliyet tepesindeki %5’lik kesim, yönetim/hükümet etkililiği (kamu hizmetleri kalitesi, politik baskıya dayanma, politika kalitesi ve oluşturulan politika planına sadık kalma vb.) ve ülke liderlerinin becerisi üzerinde olumlu etkiye sahip (r=.69 ve .17), yönetim etkililiği de inovasyon, üretkenlik ve refah gibi değişkenleri etkiliyor.
Eğer 20 ve 21. yüzyıldan ayrılıp biraz daha geriye gidersek, (Squicciarini ve Voigtländer, 2014), 18. Yüzyıl Fransasında beşeri sermaye ile ekonomik büyüme ilişkisini inceliyor. Bölgelerin bilişsel elit oranını ölçmek için şehirlerdeki Encyclopédie abone sayısını ve ekonomik büyüme için de şehrin nüfus genişlemesini vekil alıyorlar. Fransa’daki sanayileşme dönemininin başlangıcından sonra, bölgedeki Encyclopédie abonelik yoğunluğunun şehir büyümesini öngördüğünü buluyorlar.
Sonuç olarak, zeka/bilişsel sermaye/beşeri sermaye ve ekonomik gelişim arasında önemli bir ilişki olduğu ve günümüzde uluslararası ekonomik gelişim farklılıklarında zeka farklılıklarının hatrı sayılır rolü olduğunu söyleyebiliriz.
Kaynakça
Burhan, N. A. S., Che Razak, R., Salleh, F., & Labastida Tovar, M. E. (2017). The higher intelligence of the ‘creative minority’ provides the infrastructure for entrepreneurial innovation. Intelligence, 65, 93-106. https://doi.org/10.1016/j.intell.2017.09.007
Coyle, T. R., Rindermann, H., Hancock, D., & Freeman, J. (2018) Nonlinear Effects of Cognitive Ability on Economic Productivity: A Country Level Analysis.
Gerhard Meisenberg, & Richard Lynn. (2012). Cognitive Human Capital and Economic Growth: Defining the Causal Paths. The Journal of Social, Political and Economic Studies.
Hanushek, E. A. (2016). Will more higher education improve economic growth? Oxford Review of Economic Policy, 32(4), 538-552. https://doi.org/10.1093/oxrep/grw025
Hanushek, E. A., & Woessmann, L. (2015). The knowledge capital of nations: Education and the economics of growth. The MIT Press.
Lynn, R., & Becker, D. (2019). The Intelligence of Nations. Ulster Institute for Social Research.
Rindermann, H., & Becker, D. (2018). FLynn-effect and economic growth: Do national increases in intelligence lead to increases in GDP? Intelligence, 69, 87-93. https://doi.org/10.1016/j.intell.2018.05.001
Rindermann, H., Kodila-Tedika, O., & Christainsen, G. (2015). Cognitive capital, good governance, and the wealth of nations. Intelligence, 51, 98-108. https://doi.org/10.1016/j.intell.2015.06.002
Salahodjaev, R. (2015). Democracy and economic growth: The role of intelligence in cross-country regressions. Intelligence, 50, 228-234. https://doi.org/10.1016/j.intell.2015.04.013
Squicciarini, M. P., & Voigtländer, N. (t.y.). Human Capital and Industrialization: Evidence from the Age of Enlightenment. NBER Working Paper.